Erdoğan: Kim ne derse desin Türkiye 2002 öncesine göre daha özgür, daha zengin, çok daha serbest bir medya ekosistemine sahip

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Medya Özgürlüğü ve Sorumluluk İlişkisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde ‘’10. Anadolu Medya Ödülleri’’ programında yaptığı konuşmada, Türkiye’deki medya özgürlüğü ve sorumluluk ilişkisine vurgu yaptı.

“2002’den bugüne Türkiye, eski imtiyazlı statülerini kaybedenlerin itirazlarına rağmen daha özgür, daha zengin ve daha serbest bir medya ortamına sahiptir. Ancak bu özgürlük sıklıkla sorumsuzluk ve kuralsızlık boyutuna ilerlemektedir. Özellikle milli güvenliği tehdit eden konularda Türk medyasının Batı medyasına nazaran daha cesur olduğunu görüyoruz. Terörle mücadeleden, toplumsal olaylara kadar çeşitli konularda Türk medyası sıklıkla hedef alınmaktadır.

Medya tarafından devlet ve millete düşmanlık atfedilerek terör örgütlerine destek veren bir ülke imajı yaratılmak istenmektedir. Ancak biz FETÖ gibi terör örgütlerine karşı mücadele ederken, muhalefetin bu örgütlere destek verdiğini asla unutmayacağız. Medya özgürlüğü üzerinden eleştirenlerle, FETÖ’ye kol kanat gerenler arasında benzerlik bulunmaktadır.

Medya mensuplarının sokak röportajları altında provokasyon amaçlı davranışlar sergiledikleri ve halkı tahrik ettikleri gözlemlenmektedir. İtibar suikastlerine ve hakaretlere karşı harekete geçildiğinde ise ‘basın özgürlüğü’ adı altında tepkiler yükselmektedir. Gerçek gazeteci, halka hizmet eden, itibarına zarar vermeyen kişidir. Bu nedenle medya sektöründe sorunların çözümü için basın mensupları ve ilgili kurumlar işbirliği içinde olmalıdır.

Son 23 yılda gerçekleştirilen reformlar sayesinde Türkiye’deki medya ekosistemi zenginleşmiştir. Ancak basın özgürlüğünün suiistimal edilmesine karşı çıkıyoruz. Haysiyet cellatlığı, yalan haber ve manipülasyon herhangi bir demokratik ülkede kabul edilemez. Medya sektörünün kalitesini artırmak için işbirliği yapmalıyız. Aksi takdirde sosyal barışımız, demokrasimiz ve basın itibarımız zarar görecektir.”

 

Ayrıntılar yakında…

Related Posts

TIR’ın dorsesi üst geçidi parçaladı

Adana’da seyir halindeki TIR’ın dorsesi, yaya üst geçidine çarptı. Parçalanan üst geçidin bir bölümünün TIR üzerine kaldığı kazada sürücü Hasan Meral, “Dorsenin damperi elektrikli olduğundan kendi kendine kalkmış” dedi.

İnfaz sistemi alarm veriyor! Her iki kişiden biri yeniden suç işliyor!

Adalet Bakanlığı kaynakları, “İnfaz rejiminde asıl amaç topluma kazandırmak, ıslah etmektir. Ancak buna rağmen bütün dünyada cezaevinden çıktıktan sonra suç işleyenlerin yaklaşık yüzde 40-45’i cezaevine geri dönüyor. Bir suç işledikten sonra suç işlemek daha da kolaylaşır. Bu eşik psikolojik bir eşik.

Sevim Emre yalı komşusuyla birbirine girdi

Orhan Gencebay’ın eşi Sevim Emre, Sarıyer Baltalimanı’ndaki yalısında komşusuyla tartıştı. Emre’nin araya giren kişiye “Git buradan!” diyerek fiziksel temasta bulunduğu anlar cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

Deprem korkusuyla yaşamak istemeyenlerin taşınması gereken 9 şehir

23 Nisan’da İstanbul’da meydana gelen 6,2 büyüklüğündeki depremin ardından yurt genelindeki deprem endişesi artış gösterdi. Prof. Dr. Ahmet Ercan, deprem korkusu yaşamak istemeyenlerin taşınması gereken 9 şehri açıkladı.

Amerika’nın Ankara Büyükelçisi Barrack, Başkent’e geldi: Türkiye ve ABD için güçlü ittifak vurgusu

ABD’nin Ankara Büyükelçisi olarak atanan Thomas Barrack, Ankara’ya geldi. Burada açıklamalarda bulunan Barrack, ABD Başkanı Donald Trump’ın amacının Türkiye ile ABD arasındaki ittifakı hak ettiği seviyeye taşımak olduğunu söyledi. İki ülkenin her zaman harika ilişkilere sahip olduğunu ancak bunun “olağanüstü” olması gerektiğini söyleyen Barrack, Trump’ın, Türkiye ile ABD’yi daha güçlü kılmayı ve dünyayı daha iyi bir hale getirmeyi amaçladığını, bunun için de barış ve refahı, iki ülke halkı ve “iki büyük ulusun büyük liderleri” aracılığıyla sağlamayı hedeflediğini de kaydetti. Öte yandan Barrack, “atalarının geldiği” topraklarda olmaktan onur duyduğunu da sözlerine ekledi.

Özgür Özel’den ‘koruma zafiyeti’ iddialarına yanıt

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, uğradığı fiziki saldırıda koruma zafiyeti olduğu iddialarına ilişkin, “Bir koruma zafiyeti görmüyorum, etrafımın korumayla sarılması görüntüsü yerine ulaşılabilir, erişilebilir bir siyasetçi olmayı tercih ediyorum. Bu, benim tercihim” dediği öğrenildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir