Veli Ağbaba: Ülkenin geleceğini TOMA’yla ezmeye çalışıyorsunuz

4

TBMM Genel Kurulu’nda emekli bayram ikramiyesinin 3 bin liradan 4 bin liraya yükseltilmesini de içeren Gençlik ve Spor Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi görüşmeleri devam ediyor.

Teklifin 2. bölümü üzerine söz alan CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve sonrasında ülke çapında başlayan eylemlerde yaşanan hukuksuzluklara tepki göstererek şunları söyledi:

“Allah aşkına ne istediniz Berkay gibi gençlerden? Her gün tazyikli sularla, biber gazlarıyla o gençlere zulmediyorsunuz ama zulmünüzün sonu yakın. Ne istiyorsunuz Allah aşkına İstanbul Üniversitesi’nden, ODTÜ, Boğaziçi, Galatasaray, Hacettepe, Yıldız Teknik Üniversitesi’ndeki öğrencilerden ne istiyorsunuz? Onlar hepimizin çocuğu, hepimizin evladı. Özgürlükleri elinden alınıp, özgürlükleri kısıtlanıp buna isyan eden çocuklar. Bu ülkenin meydanlarında ülkenin geleceği var, ülkenin geleceğine biber gazı sıkıyorsunuz, ülkenin geleceğini TOMA’yla ezmeye çalışıyorsunuz, ülkenin geleceğine kurşun sıkıyorsunuz.

“BU, SİZİ 4 KEZ YENEN BİRİNİ YOK ETME GİRİŞİMİDİR”

Birkaç günden beri yaşadığımız olaylar darbe dönemindeki günlerden farklı günler değil. Aldığınız kararı milletten saklamak istiyorsunuz. Çünkü aldığınız kararın yarın demokrasi tarihine geçecek utanç verici bir karar olduğunu görüyorsunuz ve utanıyorsunuz. Bu kararda hukuk aramayın, bu karar siyasi; emri verenler belli. Önce AK Parti’nin Pravdaları yazıyor, Yeni Şafak, Sabah yazıyor operasyonları, olacakları yazıyor; ardından savcı görev alıyor ve operasyon yapıyor. Herkes etkileniyor bu hukuksuzluktan. Bu ülkede artık can ve mal güvenliği yok. Bakın, yarın öbür gün tapunuzu iptal edebilirler, diplomanızı iptal edebilirler, malınıza çökebilirler. Hukuk yok, hukuk askıda. Ya, bu koşullarda bir Allah’ın kulu yatırım yapar mı? Bir Allah’ın kulu gelip ülkeye yatırım yapar mı?

Gazetecileri tutukluyorlar. Gazetecinin görevi ne? Fotoğraf çekmek. Milletvekilinin görevi ne? Konuşmak. Yarın sizi konuşmadan dolayı tutuklayabilirler. Bülent Kılıç, uluslararası ödül almış, fotoğraf çektiği için tutuklanıyor. Bu dava dünya tarihinde yoktur. Bu, sizi 4 kez yenen birini yok etme girişimidir, 15 milyon 497 bin kişinin iradesini gasbetme girişimidir; bu bir gasptır, gasp. Bu, meydanlardaki milyonlarca kişinin geleceğine ipotek koyma girişimidir ama buradan haykırıyoruz, burada hep beraber haykırıyoruz: Başaramayacaksınız! Başaramayacaksınız! Başaramayacaksınız! Bu ülkenin Cumhurbaşkanı, Türkiye’deki son seçimlerin 1’inci partisinin Genel Başkanı’nı ölümle tehdit ediyor. Özgür Özel, Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğunda oturuyor. Ne 1 santim geri adım atar ne 1 santim eğilir ne 1 kelime eksik söz söyler. Hepiniz haddinizi bilin!”

Ağbaba’nın sözlerine tepki gösteren AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu da İBB’ye ilişkin yolsuzluk iddialarını hatırlatarak şöyle konuştu:

“Bu konularla ilgili bütün gerekçeli, detaylı bir şekilde biz bu işin siyasi değil, hukuki bir mesele olduğunu, yargının gündeminde olduğunu ve yargının bu konuyla ilgili kararını vereceğini defaaten ifade ettik. Ve bu suçlamaları gündeme getirenlerin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki bu hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet ve irtikapla ilgili bütün bu iddiaları CHP’nin kendi içinden, Sayın Özgür Özel’in ifadesiyle meczup CHP’lilerin gündeme getirdiği meselesini bütün kamuoyu biliyor. Dolayısıyla, biz bu ortaya konulan iddiaların hepsini reddettiğimizi ve bu konuda kendi iddialarıyla kendilerini baş başa bıraktığımızı ifade etmek istedim.”

“GİDECEKSİNİZ VE YARGI ÖNÜNDE DE HESAP VERECEKSİNİZ”

Gizli tanık uygulamasının FETÖ eseri olduğunu belirten CHP’li Ağbaba ise, “Demek ki Akbaşoğlu gizli tanıkları tanıyor, demek ki içinizden birileri gizli tanık. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde rüşvet arayan, yolsuzluk arayan birileri varsa aynaya baksınlar. Geçmiş dönemdeki Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne baksınlar, Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne baksınlar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne baksınlar” dedi. İmamoğlu’nun 2019’daki yerel seçimi kazanmasından sonra İBB’de başlayan soruşturmaları eleştiren Ağbaba, “MİT’iniz, Jandarmanız, Sayıştayınız, MASAK’ınız Ekrem İmamoğlu’nu inceliyor, takip ediyor, belediye başkanlarımızı takip ediyor ama bir tane hırsızlık bulamayacaksınız. CHP’ye kara leke bulaştıramazsınız. CHP 31 Mart’tan beri bütün anketlerde 5 puan, 6 puan önde gözüküyor. Bütün telaşınız bundan ama Sayın Akbaşoğlu, gideceksiniz, gideceksiniz, gideceksiniz ve yargı önünde de hesap vereceksiniz” diye konuştu.

“Bükemediği bileği kelepçeleyen bir siyasi cuntayla karşı karşıyayız”

CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu da sokak eylemlerine katıldığı gerekçesiyle tutuklanan öğrenciler ve eylemleri kamuoyuna aktarmaya çalışan gazetecilerin tutuklanmasına tepki gösterdi. Bankoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AK Parti’nin dünkü grup toplantısında “Ey Özgür Özel, senin de bir gün kabrini birileri gelip ya kazar ya yıkar” sözlerini de ayrıca eleştirerek şunları söyledi:

“ODTÜ’de öğrencilere copla, mermiyle, plastik mermiyle, kalkanlarla saldırıyorsunuz; öğrencileri bastırmaya, onların sesini kısmaya çalışıyorsunuz. Ne yaptı bu çocuklar size? Hiçbir üniversiteli öğrencinin gösteri ve yürüyüş yapma hakkı yok mu yani? ODTÜ’lü öğrencileri polis ablukası altına almayı artık bırakın. Gerçekten adaletin yok edilişini naklen izliyoruz Türkiye’de günlerdir. Seçme, seçilme hakkını gasbettiniz, Anayasa’yı çiğniyorsunuz, adil yargılanma hakkı desek o zaten yok, medyayı tehdit ediyorsunuz, adalet talep eden 20’li yaşlardaki gençleri tutukluyorsunuz, sokakta OHAL koşullarını uyguluyorsunuz. Türkiye’nin birinci partisinin genel başkanını “Mezarını kazı” diye tehdit ediyorsunuz. Sonra buraya gelip “Yargımız, demokrasimiz” diye hamaset yapıyorsunuz. Bunun tek bir adı vardır, o da sivil darbedir. 200’den fazla kişiyi tutukladınız. O insanların ne suçu var? Adalet isteyen barışçıl eylem yapan, tertemiz gençleri ve işini yapan gazetecileri tutukladınız, bükemediği bileği kelepçeleyen bir siyasi cuntayla karşı karşıyayız biz. Hükûmet saraydan gelen emirlerle aklın ve vicdanın yok olduğu süreci yine bizlere yaşatıyor. Gerçekleri kabullenemiyor, geleceği elinden alınmış gençlerin protestolarına dayanamıyorsunuz, korkutursak belki susarlar zannediyorsunuz ama biz de susmayacağız, gençler de susmayacak, yılmayacağız ama siz bu halkın iradesine saygı duymayı öğreneceksiniz.”

Mehmet Şimşek